Müzede Yapay Zeka ve Hayvanlar Bir müzede gerçekleştirilen yeni bir sergide, Amerikan hamamböceğinden dodo kalıntılarına, doldurulmuş kırmızı pandadan bir ispermeçet balinası iskeletine kadar birçok farklı hayvan yer alıyor. Bu sergi, hayvanlara hayat vererek ziyaretçilere dünyadaki yaşamlarını ve karşılaştıkları zorlukları anlatmayı amaçlıyor. Yapay Zeka ile İletişim Sergide kullanılan yapay zeka teknolojisi, her hayvana ait yaşam alanı,…
Bir müzede gerçekleştirilen yeni bir sergide, Amerikan hamamböceğinden dodo kalıntılarına, doldurulmuş kırmızı pandadan bir ispermeçet balinası iskeletine kadar birçok farklı hayvan yer alıyor. Bu sergi, hayvanlara hayat vererek ziyaretçilere dünyadaki yaşamlarını ve karşılaştıkları zorlukları anlatmayı amaçlıyor.
Sergide kullanılan yapay zeka teknolojisi, her hayvana ait yaşam alanı, doğal çevresi ve müzeye nasıl geldiği gibi bilgilerle beslenmiş durumda. Hayvanlar, ziyaretçilerle iletişim kurarak farklı dillerde konuşabiliyor ve yaşlarına göre dil ve tonlarını değiştiriyor. Örneğin, ornitorenk Avustralya aksanıyla konuşurken, kırmızı panda Himalaya’ya özgü bir tonla konuşuyor.
Ziyaretçiler, sergideki hayvanlara sorular sorabilir ve onlarla sohbet edebilir. Örneğin, ispermeçet balinasına “açık okyanustaki yaşam nasıldı?” gibi sorular yöneltebilirler. Bu etkileşim sayesinde, insanların hayvanlara karşı algılarını değiştirip değiştiremeyecekleri test ediliyor.
Sergi, biyoçeşitlilik krizine karşı duyarsızlığı tersine çevirmeyi amaçlıyor. Projenin sonuçlarından biri de, ziyaretçilerin hayvanlarla yaptığı konuşmaların analiz edilerek, insanların sergiler hakkında ne tür bilgiler istediklerinin anlaşılması olacak. Bu yenilikçi proje, yapay zeka ve müze sergileri arasında bir köprü kurarak, ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sunmayı hedefliyor.
Henüz yorum yapılmamış.
Yorum Yap